Diyaliz Damar Erişimi (Fistül/Kateter)

  • Anasayfa
  • Diyaliz Damar Erişimi (Fistül/Kateter)

Diyaliz Hastalarında Damar Erişimi: Fistül ve Kateter Hakkında Bilmeniz Gerekenler

Böbrek yetmezliği nedeniyle diyalize giren hastalar için, kanın temizlenmesi amacıyla güvenilir bir damar erişim yolu oluşturulması gerekir. Bu damar erişimi, diyalizin sağlıklı ve etkili bir şekilde uygulanabilmesi için hayati öneme sahiptir. Damar erişimi genellikle iki yolla sağlanır: arteriyovenöz fistül (AVF) ve kateter. Her iki yöntem de belirli durumlara göre tercih edilir.

Arteriyovenöz Fistül (AVF) Nedir?

Arteriyovenöz fistül, bir atardamar (arter) ile bir toplardamarın (ven) cerrahi olarak birleştirilmesiyle oluşturulur. Genellikle kolun üst bölgesine uygulanır ve oluşan bağlantı sayesinde toplardamar genişler, güçlenir ve diyaliz için uygun hale gelir.

AV fistül açılması, deneyimli bir vasküler cerrah tarafından gerçekleştirilen kısa bir cerrahi işlemdir. İşlem genellikle lokal anestezi altında yapılır. Cerrah, öncelikle kolda uygun bir arter ve ven seçer. Daha sonra küçük bir kesi yaparak bu damarları ortaya çıkarır ve arter ile veni birbirine dikerek bağlantıyı sağlar. Bu sayede arteriyel basınçla genişleyen ven, diyaliz için yeterli kan akışını sağlamak üzere güçlenir. İşlem sonrası fistülün olgunlaşması ve kullanıma hazır hale gelmesi için genellikle 4 ila 8 hafta beklemek gerekir.

Neden Önce Fistül Tercih Edilmelidir?
AV fistül, diyaliz hastalarında ilk tercih edilen damar erişim yöntemidir. Bunun birkaç önemli nedeni vardır:
Daha Düşük Enfeksiyon Riski: Katetere kıyasla enfeksiyon riski oldukça düşüktür, çünkü fistül vücudun kendi damarları kullanılarak oluşturulur ve dışarıda kalıcı bir yabancı cisim bulunmaz.

Uzun Ömürlü ve Dayanıklı: Fistüller, uygun bakım ile yıllarca kullanılabilir ve zamanla daha da güçlenir.

Daha Etkili Diyaliz: Fistül sayesinde daha yüksek kan akışı sağlanır, bu da diyalizin daha verimli olmasına olanak tanır.
Komplikasyon Riski Daha Azdır: Kateter kullanımında karşılaşılabilecek kan pıhtısı oluşumu gibi komplikasyonlar, fistülde çok daha nadir görülür.

Fistül Cerrahisi Öncesi ve Süreci


Öncesi Hazırlık:
Fistül cerrahisi öncesinde, damarların uygunluğunu değerlendirmek için ultrasonografi gibi görüntüleme yöntemleri kullanılır. Bu, cerrahın en uygun damarları seçmesine yardımcı olur ve ameliyatın başarısını artırır.

Cerrahi İşlem:
Fistül ameliyatı genellikle lokal anestezi altında yapılır ve çoğu durumda günübirlik cerrahi bir işlem olarak gerçekleştirilir. Bu, hastaların aynı gün içerisinde evlerine dönebilecekleri anlamına gelir. Cerrah, belirlenen arter ve veni küçük bir kesi yaparak birleştirir. Bu işlem sırasında dikkatli bir cerrahi beceri gereklidir, çünkü doğru bağlantı, fistülün uzun vadeli başarısı için kritik öneme sahiptir.

Komplike Durumlar:
Bazı hastalarda, damar yapısı veya sağlık durumu nedeniyle standart bir fistül ameliyatı yeterli olmayabilir. Bu durumlarda, daha karmaşık cerrahi teknikler gerekebilir. Bu tür durumlar, deneyimli vasküler cerrahlar tarafından değerlendirilerek en uygun çözüm geliştirilir.
Komplike ameliyatlar, fistülün başarıyla olgunlaşma olasılığını artırmak için özel teknikler ve yöntemler içerebilir.




Diyaliz Fistül Operasyonu

Fistül Olgunlaşma Süreci

Fistülün olgunlaşması genellikle 4-8 hafta sürer. Bu süre zarfında damarlar genişleyip güçlenir.
Doktorlar, fistülün olgunlaşması için düzenli kontroller yapar ve gerekli gördükleri takdirde güçlendirme egzersizleri önerirler. Örneğin, bir lastik topu sıkmak kan akışını artırabilir.
Fistül bölgesinde titreşim veya uğultu hissetmek, kan akışının iyi olduğunun göstergesidir. Her gün bu belirtileri kontrol etmek önemlidir.
Fistülün olduğu kolu koruyun; ağır kaldırmaktan kaçının ve bölgeyi temiz tutun.
Olgunlaşma sürecinde sorun yaşanırsa, doktorunuz çeşitli tedaviler uygulayabilir.

Bu süreçte doktorunuzla düzenli iletişimde olmak, sağlıklı bir olgunlaşma süreci için kritik öneme sahiptir.

Fistül Tıkanabilir mi? 

Evet, fistül tıkanabilir. Fistül tıkanıklığı genellikle pıhtı oluşumu, damar duvarında daralma (stenoz) veya uzun süreli kullanım sonucu oluşan yapısal değişikliklerden kaynaklanabilir. Tıkanıklık durumunda, kan akışı azalır veya tamamen durur, bu da diyalizin etkinliğini düşürür. Erken teşhis için fistülün düzenli olarak kontrol edilmesi, kan akışının takip edilmesi ve herhangi bir anormallik fark edildiğinde vakit kaybetmeden doktora başvurulması önemlidir.

Fistül Tıkanıklığında Ne Yapılır? 

Fistül tıkanıklığında uygulanan başlıca tedavi yöntemleri şunlardır:
Anjiyoplasti (Balon Tedavisi): Tıkanan ya da daralan bölgeye bir kateter yardımıyla balon yerleştirilir ve balon şişirilerek damar genişletilir. Bu yöntem, kan akışını eski haline getirmek için oldukça etkilidir.
Trombolitik Tedavi: Pıhtı oluşumu nedeniyle tıkanma meydana geldiyse, pıhtıyı eritmek için özel ilaçlar kullanılabilir.
Yeni Fistül Açılması: Eğer mevcut fistül tamir edilemeyecek durumdaysa, başka bir bölgede yeni bir fistül açılması gerekebilir.

AV Fistül Anjiyosu Nedir?

AV fistül anjiyosu, genellikle ultrason veya diğer görüntüleme yöntemleriyle değerlendirilemeyen fistül tıkanıklıkları, daralmaları veya diğer problemleri daha ayrıntılı incelemek amacıyla yapılan bir işlemdir. 

Anjiyo, kontrast madde kullanılarak damarların net bir şekilde görüntülenmesini sağlar. Tıkanıklıklar veya daralmalar tespit edilirse, anjiyografi sırasında aynı işlemle balon anjiyoplasti veya stent yerleştirilmesi gibi tedavi yöntemleri ile fistül kurtarılabilir





Diyaliz Fistül Anjiyosu

Her Diyaliz Hastasına Fistül Açılabilir Mi?

Hayır, her hasta fistül için uygun olmayabilir. Fistül ameliyatının başarısı ve uygunluğu birçok faktöre bağlıdır:

Hastanın damarlarının yapısı, fistül oluşturulması için yeterli olmalıdır. İnce veya zayıf damarlar, fistül oluşturma sürecini zorlaştırabilir.
Hastanın genel sağlık durumu, özellikle kalp ve dolaşım sistemi sağlığı, fistül ameliyatına uygun olup olmadığı konusunda önemli bir etkendir.
Şeker hastalığı, damar hastalıkları veya diğer kronik durumlar, damarların durumunu etkileyebilir ve fistül oluşturmayı zorlaştırabilir.
Daha genç ve aktif hastalar genellikle fistül için daha uygun olabilir, çünkü fistüller genellikle uzun ömürlü ve dayanıklıdır.

Bu nedenlerden dolayı, fistül kararı, her hasta için özel olarak değerlendirilmelidir. Vasküler cerrah, damar yapısını ve genel sağlık durumunu değerlendirerek en uygun damar erişim yöntemini belirleyecektir. Eğer fistül uygun görünmüyorsa, alternatif damar erişimi yöntemleri düşünülebilir, örneğin diyaliz kateterleri gibi.

Diyaliz Kateteri Nedir?

Diyaliz kateteri, özellikle diyalize acil başlanması gereken durumlarda veya fistülün olgunlaşmasını beklerken kullanılan bir damar erişim yöntemidir. Kateterler genellikle boyun, göğüs veya kasık bölgesindeki büyük toplardamarlara yerleştirilir
Kalıcı ve Geçici Kateterler:
Geçici Kateterler: Bu tür kateterler genellikle birkaç hafta ile birkaç ay arasında kullanılır. Diyalize hızlı bir şekilde başlamayı sağlarlar, ancak uzun süreli kullanım için uygun değildirler.
Kalıcı Kateterler: Tunelli kateterler olarak da adlandırılan bu kateterler, daha uzun süreli (aylarca) kullanım için tasarlanmıştır ancak enfeksiyon riski nedeniyle sadece fistül veya greft seçenekleri mümkün olmadığında tercih edilirler.

Avantajlar:
Anında kullanılabilir.
Fistül gelişimi beklenirken geçici bir çözüm sunar.
Dezavantajlar:
Enfeksiyon riski daha yüksektir.
Kan akışı daha düşük olduğu için diyaliz etkinliği azalabilir.
Uzun süreli kullanım için uygun değildir.





Kalıcı Diyaliz Kateteri

Kalıcı Diyaliz Kateteri Nasıl Takılır?

Kalıcı diyaliz kateteri takılması, hasta yakınlarının genellikle endişe duyabileceği bir süreçtir. Bu işlemi daha anlaşılır hale getirmek için aşağıda bazı temel bilgileri paylaşıyorum:

Kim Tarafından Yapılır?
Kalıcı diyaliz kateteri genellikle vasküler cerrahlar veya  girişimsel radyologlar gibi uzman sağlık profesyonelleri tarafından takılır. Bu kişiler, damar yapılarıyla ilgili özel eğitim almışlardır ve kateter yerleştirme konusunda deneyimlidirler.

Riskli Bir İşlem mi?
İşlem genel olarak güvenli kabul edilir ancak her tıbbi prosedürde olduğu gibi bazı riskler vardır. Bu riskler arasında enfeksiyon, kanama, damar hasarı veya kateterin yanlış yerleştirilmesi bulunabilir. Uzman bir ekip tarafından yapılan işlemlerde bu riskler en aza indirilir.

Ne Kadar Sürer?
İşlem genellikle 30 dakika ile 1 saat arasında sürer. Ancak hazırlık ve son kontrollerle birlikte biraz daha uzun süre hastanede kalınabilir.

Aynı Gün Taburcu Olur mu?
Çoğu durumda, hastalar işlemin ardından kısa bir gözlem süresi geçirir ve sonrasında aynı gün taburcu olabilirler. Doktorunuz, hastanın genel durumuna ve işlemin nasıl geçtiğine bağlı olarak en uygun taburcu zamanını belirleyecektir.
Bu süreçte hasta yakınlarının, doktor ve sağlık ekibi ile iletişim halinde olması önemlidir. Bu sayede kateter bakımı ve olası sorunlar hakkında bilgi sahibi olarak, hastanın en iyi bakımı aldığından emin olabilirler.




Diyaliz Kateteri

Kalıcı Diyaliz Katerlerinin Uzun Dönemde Riski Var Mıdır?

Evet, kalıcı diyaliz kateterlerinin uzun dönemde bazı riskleri vardır. Kalıcı diyaliz kateterleri ile ilgili yaygın komplikasyonlardan enfeksiyon ve kateter tıkanıklığını kısaca açıklayayım:

Enfeksiyon:
Kalıcı diyaliz kateterleri, cildin altından vücuda giriş noktaları oldukları için enfeksiyon riski taşır. Bakteriler kateterin dış kısmından içeri girebilir ve ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir.

Belirtiler:
Kızarıklık, şişlik, ısı artışı, hassasiyet ve çevresel ağrı.
Ateş ya da genel halsizlik.

Ne Yapılır?
Enfeksiyon belirtileri fark edildiğinde hemen tıbbi yardım alınmalıdır.
Tedavi genellikle antibiyotiklerle yapılır ve gerekirse kateter çıkarılarak yenisi takılır.

Kateter Tıkanıklığı

Kateter tıkanıklıkları, kateter içinde kan pıhtıları veya fibrin kılıflarının birikmesi sonucu oluşur, bu da kanın düzgün akışını engeller.

Belirtiler:
Diyaliz sırasında yetersiz kan akışı.
Kateterden kan çekilemiyor ya da verilemiyor olması.

Ne Yapılır?
Tıkanıklığı gidermek için trombolitik ilaçlar kullanılabilir, bu ilaçlar pıhtıları çözer.
Eğer trombolitik tedavi etkili olmazsa, kateter değişimi gerekebilir.

Her iki durumda da, komplikasyonların önlenmesi için kateter bakımına dikkat edilmesi ve düzenli kontrol altında tutulması çok önemlidir. Sağlık ekibi tarafından verilen bakım talimatlarına uymak, sorunların erken tespiti ve çözümü açısından kritik öneme sahiptir.

Hangi Yöntem Size Uygun?

Hangi damar erişim yönteminin tercih edileceği, hastanın genel sağlık durumu, damar yapısı ve diyalize başlama aciliyeti gibi faktörlere bağlıdır. Doktorunuz, sizin için en uygun yöntemi seçmenize yardımcı olacaktır.

Damar erişimi, diyaliz tedavisinin başarısında kritik bir rol oynar. Fistül ve kateter arasındaki farkları bilmek, hastalar ve hasta yakınları için süreci daha anlaşılır kılar ve tedaviye uyumu kolaylaştırır. Diyaliz yolculuğunuzda en doğru kararlara ulaşmanız için doktorunuzla iş birliği yapmak çok önemlidir.

Sonuç: Doğru Seçim, Daha Sağlıklı Diyaliz

Sıkça Sorulan Sorular

Randevu ve bilgi için

444 7 044

Çalışma Saatleri

Pzt-Cuma : 09:00 - 18:00

Cumartesi : 09:00 - 14:00

Benzer Uygulamalar